9 Aralık 2009 Çarşamba

"Abla "ve kızkardeşleri, Kurban Bayramı tatilinden yararlanır, bir başka Müslüman ülkeye, Maldiv Adaları'na giderler.

26 Kasım 2009 Kurban Bayramı arifesi, saat 16:00'da, Şişli'nin mahşerî kalabalığını yarıp, taksiyle kızkardeşinin kapısına dayanan "abla" iner, kardeşinin bavulunu -sıkışık trafikte, neredeyse, akraba olunan hoşsohbet şoförün yardımıyla- kendisininkinin yanına koyar, Atatürk Havalimanı yoluna koyulurlar. Ailenin seyahat gurusu küçük kız kardeşin çizdiği rota bu kez Maldiv Adaları'nı göstermekte...

17:00'de, sabahtan dersi olduğundan, öğlen Bursa'dan yola çıkan, Esenler'den -böyle zamanlarda Tanrı'nın lûtfu gibi görünen- metro ile Havalimanı'na varıp kardeşleriyle buluşan ortancanın katılımı ile (grubun ayrılmaz elemanı teyzeleri, kızı ile Frankfurt'a gitmeyi seçtiğinden) tamamlanan grup, ilk kez tur operatörü yönlendirmesi olmaksızın, gözü kara küçük kız kardeş önderliğinde vergilerini öder, biletlerini alır, bavullarını verir, havalanma saatini beklemeye başlarlar.

Aktarma yapacak olan kızkardeşler 19:10'da İstanbul'dan havalanır, yerel saatle 01:15'te, Birleşik Arap Emirlikleri başkenti Dubai'ye konarlar. İzledikleri tabelaların doğru yönlendirmesiyle, -hortumlu taharet musluklarıyla donatılmış tertemiz, geniş çelik alaturka tuvaletler ziyaret edildikten sonra- Maldiv Adaları başkenti Male'ye gidecekleri uçuş kapısını bulurlar. Doğuya yönelmiş, uykusu bölünmüş bedenlerini sürüyerek zombi edasıyla iki saat dolanıp, bir iki fotoğraf çektikleri Dubai Havaalanı'nı yerel saatle 03:25'te terkeder, yine yerel saatle 08:00'de Male'ye konarlar. 8, aktarmalarla 10 saat süren İstanbul-Male yolculuğuna, İstanbul-Dubai arası 2, Dubai-Male arası 1, İstanbul-Male arası toplam 3 saatlik fark da eklenince kafası iyice karışan "abla", küçük kızkardeşinin yaptığı incelikli hesap olmasa, mümkün değil, işin içinden çıkamayacak!

Her uçağa binişlerinde yapılan, maşayla tepsiden alınıp, şaibeli yolcu avuçlarına bırakılan sıcak, mis kokulu buharların tüttüğü havlu servisi ardından, pencere kenarında oturan "abla"nın, uyumadan önce son gördüğü, -Dünyanın şimdiden en yüksek binası- Dubai Burcu anlamında, Burj Dubai'nin, pus içindeki sarmal ışıkları...

Hiç yorum yok: