13 Temmuz 2013 Cumartesi sabahı, 2 saatte bir dezenfekte edildiği belirtilen asansörle aşağıya inip otobüse yerleşen grup şehir turuna hazırlanır. Denizin altından Hong Kong Adası'na geçilirken rehberin anlattıkları: "Toplam 1100 kilometrekare yüzölçümlü 235 ada 7 milyondan fazla insan barındırmakta; sıkışıklık, gökdelenlere yerleşme ihtiyacı doğurmuş... 1839'da 7500 kişi yaşarken İngiltere ile savaş başlıyor, Çin'in afyon satışını engellemesi üzerine, 1841'de sona eriyor, 1842'de Hong Kong İngilizlere bırakılıyor, ardından da 99 yıllığına İngilizlere kiralanıyor. Adalar ve Hong Kong 1941-45 arası Japon işgali altında kalmış. 1949, 2. Dünya Savaşı ardından Çin tanındıktan sonra ticaret gelişmeye başladı. HK $ önemli, Dünyada 7. sırada... Doğal liman, vergisizlendirme ticaretin gelişmesine yol açtı. Çin malına engel var, Hong Kong malına yok... Hong Kong'da milliyetçilik yok, %95 Çinli, din Budizm."
Victoria Tepesi, aşağılardaki limanın girinti çıkıntılarına yayılmış, tepenin sık yemyeşil bitki örtüsü dibinden fışkırmışa benzeyen gökdelenlerin; sıcağın buharlaştırdığı (29 derece-%86 nem) denizden yükselen pusun izin verdiği ölçüde gözlenebildiği panoramik manzara sunan, yüksek ağaçlarla gölgeli, çiçekli, bakımlı taraçalardan oluşmakta. Ortanca ile "abla"nın izlenimi, manzaranın, Rio ile benzerliği...
Katılımcıların bindiği otobüs orman içinden kıvrıla döne inerken yol boyunca bir kaç kez "abla"nın gözüne ilişen; yol kenarında, kakasını yapan köpek piktogramıyla belirtilmiş köpek hacet noktaları.
Repulse Bay Plajı, yuvarlak parlak kırmızı süslü kapısı sağlı sollu, -pençesi altında yavrusuyla- dişi ve -pençesi altındaki Dünya/topla- erkek iki aslan tarafından korunan minik bir tapınakla girilen; deve, aslan, fil figürleri, grupların dizilip fotoğraf çektirdikleri uzun yaşam-şans kapısı, köprüsü, önlerini meyve, çiçek, inci boncuk, tütsü ve boyaların süslediği çok sayıda -biri yüzüne sürülen paralardan parlamış yüzüyle siyah- Buda ile dinî sembolleri barındıran bir park. Denizin yumuşacık yaladığı merdivenlerin ötesi, fonunda gökdelenlerin dizildiği göz alabildiğine genişlikte bir plaj.
Aberdeen Balıkçı Barınağı, %30 nüfus barındıran bot evlerin de bulunduğu, su üzerinde bir balıkçı kasabası. "Hong Kong'da su temizliğine göre dört gruba ayrılır" diye anlatır rehber, "burası en kirli bölge, insanlar teknelerde hayvanlarıyla birlikte yaşıyorlar."
Bir kadın kaptanın, tavanı fenerler ve çeşitli süslerle bezeli teknesine sağlı sollu, ağırlıkları gözeterek eşit biçimde yerleştirdiği grup, kokulu bulanık su üzerine yayılmış mahallede attığı tur boyunca ilginç bir yaşama tanık olur. Bir yanda yan yana süper lüks yatlar, tam karşılarında gösterişli geniş bir su üstü restoranı; az ötede koyakta, saksıda çiçekleri, TV antenleri, köpekler, tavukların gezindiği minik güverteler üstünde salınan kurumaya bırakılmış çamaşırlarıyla yoksul ama özgür bot evler.
"Abla" dörtlüsü öğleden sonra da Okyanus Parkı gezisine katılır: Rehberin, Muson döneminde birer hafta tatil yaptığını, yılda 5 milyon kişinin ziyaret ettiğini söylediği park, grubun "ah keşke biraz daha uzun sürse..." dediği, kısa ama çok güzel manzaralı yolculukla, teleferikle ulaşılan bir diğer adada. Kalabalık ve ezici sıcakta, panda başta tropik hayvanların uyukladığı hayvanat bahçesi, akvaryum, iri gözlü balık -suda canlıları salınırken- figürlerinin eşya ve kap kacağı süslediği sergi odaları gezilir. Yunus ve fok balıklarının gösterilerini, kule çevresinde dönerek yükselip inen kapalı, serin platformdan gözlenen geniş panorama izler; uzun kuyrukta sabırla bekledikleri sürenin yarısından az sürse de, grup buna değdiği düşüncesindedir.
Tayvan'dan yola çıktığı söylenen tayfunun etkisiyle ergimiş akışkan sıcak günün, son aktivitesi serin: Körfez çevresindeki büyük binaların cephelerinde, klasik müzik eşliğinde ışık gösterisi sonunda, teknede akşam yemeği. Müzik ile ışık gösterisinin becerikli bir koreograf elinde muhteşem olabileceğini düşünen "abla", iki kızın şarkı söylediği sahne çevresine dizili masalar ile -aralarında "halal" etiketli bir kaç yemeğin de bulunduğu- zengin, açık büfe arasındaki mesafeye bakıp, memnuniyetle "ne güzel, gidip gelirken yediklerimizi eritmekteyiz" yorumu yapar.
"Abla"nın, gezi programlarının sıkı takipçisi kuzeninden iki ek:
Hong Kong Dünya'da en fazla milyarderin olduğu ikinci ülke, birincisi Rusya imiş.
"Hong Kong'daki eğlence merkezinde dikkatimi çekmişti; bir çok kişi ellerinde yarım karpuz, kaşıkla yiyorlar; öyleymiş, ellerinde karpuzla dolaşırlarmış. Bu karpuzlar bizdeki gibi değilmiş, az tatlı ve küçükmüş. Elma lüks ve pahalı bir meyveymiş, özel konuklarına ikram ederlermiş."
Victoria Tepesi görselleri
Repulse Bay görselleri
Aberdeen Balıkçı Barınağı görselleri
Ocean Park görselleri
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder